Giriş - İletişim


 
 
 
 
 


                                                            
BİRGÜN GERİYE BAKTIĞINDA,

İnsanlar yaşamlarının herhangi bir anında geriye dönüp baktıklarında ne görürler? İnsanlar ölüm anında ne görürler, ne hissederler?

Bir gün durup geriye baktığında insanlar kar tanelerini, bir sabah yağan yağmuru, Bir sonbahar akşamı güneş batarken kızıl güneşin önünden uçarak geçen martıları, yaşamı boyunca en çok zamanını verdiği yatağını, oturduğu evini, çalıştığı ofisini, sevişmelerini,  hazlarını, keyiflerini, ban -kadaki parasını, kapıdaki arabasını hatırlamaz.
İnsanlar, bir gün durup geriye baktığında,  yaşamında gurur duyduğu değerleri görürler. Emek verdiklerini, sevdiklerini, çocuklarını görürler. Gökyüzünün enginliğini, yıldızların ulaşılamazlığını görürler. Denizi, huzuru, mutluluk içinde denizde yüzdüklerini görürler. İnsanlar , gurur duydukları yetiş- tirdikleri değerleri görürler. Dostlarını görürler.

Bir deniz kenarında  durup, yağan karı seyretmenin keyfi doyumsuzdur. İnanılmaz keyif- lidir. Ancak bir gün geriye baktığınızda kar tanesini hatırlamazsınız. Onun süzüle, süzüle düştüğü, anın- da su olduğu denizi hatırlarsınız. Bir anlık keyif bir minik beyaz, birden bire deniz olur . Bu yüzden insa- nın aklında deniz kalır.

İnsanların ölürken gördükleri, denizde yüzdükleridir. İnsanlar kendilerini denizde bunun için mutlu hissederler. Belki de deniz bunun için bu kadar engindir. Bunun için huzurludur. Belki de de- nizden esen rüzgar bu yüzden ferahlatıcı ve sakinleştiricidir. İnsanlar denizden etkilenirler.

Okyanusta ki dalgalar çok coşkuludur. Okyanusta deniz kendini bekli de bu yüzden daha kuvvetli hisseder. Okyanusları ilk aşan insanlar bunun için daha önemli insanlar olmuşlardır. Okyanusu hissetmek bu yüzden etkileyicidir.

Okyanus ta güneşin batışını düşünün. Bütün batışlarından daha büyüktür güneş. Okya- nusta batmanın gururudur güneşi büyüten. İnsanlar bu yüzden ölürken güneşi düşünürler. Güneşin or- tasına otururlar, oradan dünyaya yaşadıkları yere, dünyaya bakarlar son bakışlarında. Güneşin ortasın- da  otururlar ve o kaynayan sıcaklığı düşünmezler, güneşte olmayı düşünürler.

İnsanlar bir gün geriye baktıklarında güneşin üzerinden dünyalarına bakarlar. İşte o anda ne hissettikleri de, hayatlarıdır. Gördükler okyanuslar, kıtalar,gökyüzleri varsa çok gururlu ve mutlu olur- lar yaşamlarından.

Bir fare gibi saklanmak istemiyorsak daima kararlarımızdan ve ilişkilerimizden ve özellikle arkadaşlıklarımızdan gurur duymalıyız.

En büyük okyanus dostluklarımızdır. Dostluk emek ve fedakarlık ve samimiyet ister. İnsanları yücelten arkadaşlıkları ve paylaştıklarıdır. İnsanlar paraları yettiği kadar istediklerini satın alabi- lirler ancak dostlukları satın alamazlar. Dost olabilmek için doğru durmak gerekir. Doğru durabilmek için de dönüp arkalara bakmak gerekir. Hatasız yanlışsız bir yaşam olması mümkün değildir. Hatayı ve yan- lışı ne için ve kimin için yaptığın önemlidir. Her yanlış dostluğun gelişmesinde kullanılabilir. Arkadaşlığı da geliştiren bu süreçlerdeki duruşlardır.

Bir gün geriye baktığında mutlu olduğun anları hatırlarsın. Mutlu olmak insanların yaşa- mını yönetir. Herkesin mutlukları farklıdır. Mutluluk insanın bu yüzden kalbindedir. İnsanlar sonradan mutlu olamazlar. Bazı anlarda o kalplerinde ki mutluluğu hissederler, yaşarlar. Mutluluk bunun için kişi- sel yönü olan bir değerdir. Dostlukları kuvvetlendiren bu mutlulukların aynı anda paylaşılmasıdır. Bir an- da iki kişinin aynı mutluluğu hissetmesi çok önemlidir. Çünkü o anda o ortak mutluluk iki insanın kalbin- deki mutluluğu ortaya çıkarmıştır ve onları yakınlaştırmıştır. Paylaşabildiğin mutluluklar hayatında ne ka-dar çok ise ruhun o kadar gururludur.

Mutluluklar yaşamda herkes için faklı farklı olacaktır. Hayatın rengi de bu faklılıklar üzeri- ne kuruludur. On haneli bir köyde hayatını tamamlamış bir insan bir gün geriye baktığında göreceği tek kare çocuğunun doğumunda ki ağlama sesi olacaktır; Belki de.

Bir gün durup geriye baktığında, gökyüzünde kendini görebiliyor musun? Hem de bir kuş gibi . Korkusuz ve mutlu.

Okyanusta yüzebiliyor musun? Bir balık gibi yalın ve gururlu.
Güneşin üzerinde oturup dünyaya bakabiliyor musun ? onurlu ve gülerek.

07.09.2005
Sinan Kasımoğlu



Üye Girişi
Üye - Parola

Haberler
-12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında
-darbelere karşı eylül etkinlikleri başladı
-13 Haziran Ankara Buluşması
-PANEL : Seçimleri Okumak
-150. YILDA SBF<d>DER ETKİNLİKLERİ
Tüm Haberler

Yazarlar
Hasan Hüseyin Özkan
Murat Utkucu
Yunus Işın
Sinan Kasımoğlu
Kumru Başer
Osman Akınhay
Mehmet Ay
Fikret Yakar
İshak Kocabıyık
Handan Koç
Gülseren Karaçizmeli


SBFDER Web © 2008. Her Hakkı Saklıdır. Ana Sayfa |  Hakkımızda |  Fotoğraflar |  Yaşattıklarımız |  Yazılar
Sanat Galerisi |  SBF<d>DER |  Haberler |  Üyeler |  Linkler |  İletişim