Günlerdir Filistin'in üzerine yağmur değil bombalar yağmakta. Yüzlerce Filistinli öldü, ölmekte. Binlercesi de yaralandı, yaralanmakta. İsrail; bir vahşeti, katliamı hiç çekinmeden gerçekleştirmekte. Bunu yaparken çekinmiyor çünkü dünya sessiz kalıyor. Bu sessizliğin Filistin'den yükselen haykırışları yutmaması için tüm gücümüzle bu toprakları titretiyoruz:
FİLİSTİN HALKI YALNIZ DEĞİLDİR!
Demokrasi ve insan hakları savunuculuğu yapan devletler, iki yüzlü örgütler, kurumlar İsrail'in bu zulmüne ya açıktan destek vermek cüretinde bulunuyorlar ya da sessiz kalarak bu zulme ortak oluyorlar. Biliyorlar ki her karşı çıkış kendi var oluşlarına, dünyayı çepeçevre saran sistemlerine dokunacaktır. Biliyoruz ki İsrail'in vahşetine karşı takınılan bu tavır katliam politikaları uygulayan iktidarların kendi suçlarını örtbas etme çabalarından başka bir şey değildir. Katliama tepki gösteren iktidarlar ise büyük bir pişkinlik abidesidirler. Çünkü tarih boyunca bütün siyasi iktidarlar "öteki"leştirdiklerine zulmetme suçunu işlemişlerdir. Bugün Filistin halkının yaşadığı acıları Cezayirliler, Doğu Türkistanlılar, Çeçenler, Kürtler ve daha bir çok halk başka biçimlerde yaşamışlardır. Bu acıların sorumlusu Filistin'de İsrail'ken dünyanın başka yerlerinde başka zalimlerdir, siyasi iktidarlardır.
Başbakan Erdoğan bu vahşeti durdurmak için diplomasi girişimlerinde bulunurken; hükümet, olası barış gücünde yer almayı tartışırken onlara bir soru yöneltiyoruz: İsrail ile askeri anlaşmalar yapılırken, İsrail hava kuvvetlerinin pilotları Türkiye'de askeri eğitim alırken, İsrail deniz kuvvetleri ile ortaklaşa tatbikatlar yapılırken bu girişimlerinizi iki yüzlülük olarak değerlendiriyor musunuz?
Bizler Filistin'de akan bu kanın Türkiye'nin de eline bulaştığını düşünüyoruz. Şunu da biliyoruz ki politika sahnesinde adı ne olursa olsun, modern dünyanın paradoksları devletlerin politikalarında iki yüzlülük olarak somutlaşıyor.
Bildiğimiz bir şey daha var: Zulmün olduğu her yerde isyan da vardır! Bu gün Filistin'de yalnızca katliam ve işgal yoktur. Katliamın karşısında direniş, işgalin karşısında İntifada alevleri büyümektedir. Filistin halkının o "çok güçlü" siyonist İsrail devletine karşı yürüttüğü haklı direnişi selamlıyoruz.
Gazze'de yaşanan bu katliama, bu vahşete yataklık edenleri ve ikiyüzlü politikalarını kınıyoruz. Ve soruyoruz: halkların arasına duvar ören, camileri ambulansları vuran, kadınları çocukları öldüren bir devlet varken asıl terörist kim?
DİRENEN FİLİSTİN YALNIZ DEĞİLDİR!
HEPİMİZ FİLİSTİNLİYİZ!
SBF ÖĞRENCİLERİ DAYANIŞMA DERNEĞİ
SBF<D>DER
|