İ.Gökhan Edge
İSMAİL GÖKHAN EDGE
5 Şubat 1953 - 24 Kasım 1976
5 Şubat 1953’te Eskişehir’de doğdu. İzmir Atatürk Lisesinden 1972 yılında mezun oldu. Aynı yıl SBF ne kaydını yaptırdı.
Demokrasi, sosyalizm mücadelesinin bir sıra neferi olarak okul sıralarını bırakıp işçi sınıfının örgütlenmesi için Adana’ya gitti. Gözaltına alındı. Ağır işkencelere rağmen sınıf bilincinin direncini gösterdi, konuşturamadılar. Diyarbakır’a gönderildi. İşkence günlerce sürdü, direndi.
Onu 24 Kasım 1976 tarihinde katlederek, Diyarbakır Numune Hastanesine götürdüler, nöbetçi doktor “ ölümün hastanede gerçekleştiği “ yolunda rapor düzenlemeyi kabul etmeyince kirli oyun ortaya çıktı, suçüstü yakalandılar.
MC Hükümetlerinin kanlı ve hukuksuz uygulamaları İsmail Gökhan Edge için de uygulandı.26.11.1976 tarihli, Dr.Nuriye Toker tarafından düzenlenen raporda İsmail Gökhan Edge’nin seyahat edebileceği belirtilerek, tüberküloz ve nefrit tedavisinde kullanılan ilaçlar reçete edildi. Oysa bu rapordan bir gün önce nöbetçi savcı İhsan Kaya sokakta bulunan “hüviyeti meçhul ve sahipsiz cesedin gerekli adli ve tıbbi muayenesi yapılmış olduğundan usulüne göre defnini” istemiştir.
29.11.1976 tarihli Milliyet Gazetesine göre ise, TÖBDER Genel Merkezi bir açıklama yaparak Diyarbakır’da bir öğrencinin işkencede öldürüldüğünü açıklar. Diyarbakır Emniyet Müdürü Vahdet Erdal, Adana’lı öğrencinin THKO mensubu olduğu gerekçesi ile gözaltına alındığını ancak olayın emniyet müdürlüğünde gerçekleşmediğini söylemiştir.
İsmail Gökhan Edge’nin cenazesi Savcı İhsan Kaya’nın düzenlediği defin ruhsatı ile ailesine haber dahi verilmeden, apar topar kimsesizler mezarlığına “otopsi” yapılmadan gömülür.
Ailesi Diyarbakır’a ulaştıktan sonra, çok uzun mücadelelerle Gökhan’ına kavuşur.8 Aralık 1976 günü mezar açılarak İsmail Gökhan Edge’nin cenazesi çıkartılır, ailenin uzun uğraşıları sonucu otopsi yapılır. Otopsi sonucu korkunçtur. Ölüm boğazına elektrik verilmesi sonucu meydana gelmiştir. Tüm vücudu yanık, ezik ve morluklarla doludur. Aile cenazeyi alarak İzmir’e yola çıktığında Diyarbakır’da binlerce kişi sokaktadır. Tıp Fakültesinde boykot başlamıştır. Aynı gün toplanan fakülte yönetimi olay çıkacağı gerekçesi ile Siyasal Bilgiler Fakültesini iki gün kapatır. Aynı gün devrimciler tüm Ankara’da protesto gösterileri düzenler. Gökhan 10 Aralık 1976 da İzmir’de büyük gösterilerle toprağa verilir.
Emniyet Müdürü Vahdet Erdal, Diyarbakır yıllarını “çağın polisi “ web sitesine bakın nasıl anlatır.
“O dönemde Metin Dirimtekin Emniyet Genel Müdürü idi. Bursa Emniyet Müdürlüğüm sırasında kendileri Bilecik Valisiydiler. Oradan tanışıklığımız vardır. Beni aradı ve “Diyarbakır’da devlet otoritesi kalmamış. Benim elimde fazlaca bir şey yok. Hükümet seni ismen seçti” dedi.
Ben, Diyarbakır’ın, durumuma uygun olmadığını söyledim.
“Birinci sınıf yapıyoruz” dedi.
Görevden kaçamazdım. Gittim ve düzeni temin ettim.
Başbakan, ben Diyarbakır müdürü iken kente geldi ve yüzüme söyledi.
“Seni buraya bilgi ve becerine güvendiğim için ben gönderdim” dedi.
İtimat ve teveccühleri için şükranlarımı bildirdim.”
Bu övgüleri düzen 1:MC Hükümetinin Başbakanı Süleyman Demirel idi. Vahdet Erdal ise “birinci sınıf emniyet müdürlüğüne” terfi ettirilme rüşveti karşılığında Diyarbakır’a gelmiş, kendi deyimi ile “düzeni temin etmişti”
Hem de İsmail Gökhan Edge’nin boğazına elektrik vererek.
İsmail Gökhan Edge ölmedi SBF DER onu unutmadı.
İ.Gökhan Edge için Nihat Behram’ın kaleme aldığı dizeleri...
İşkencede Ölen Yoldaş İçin
Senin alnındaki yaralar
halkın yaralarıdır
seni kırbaçlayan el
halkı da kırbaçladı...
Boynuna vurulan zincir
halkı boğmak istiyor,
beynini sarsan elektrik
halkı da örseledi...
Toroslar, ah toroslar
Hozat, Silvan, Tunceli...
Açlık, esaret, keder...
Kavga sizin içindir;
elinde katillerin
yoldaş, sizin için can verdi
Kim bilir ne kadar vahşice sana
vurdular, dağladılar;
direnen bakışların
nasıl zalimce katledildi...?
Alnındaki yaradan
boşaldı belki bütün kanın
fakat nehirlerin akıyor, dağların rüzgârlıdır,
bak: yine çarpıyor kalbin
ortasında kavganın...
1977
|